Dizel motoru 1892 de alman mühendis Rudolf Diesel icat etmiştir. 23 şubat 1893te patentini almıştır. 1900'deki dünya fuarında motorun sunumunu yakıt olarak yer fıstığı yağı BİO DİZEL kullanarak yapmıştır. Benzinli motordan farklı çalışma prensibi vardır. Ateşleme için bujiye ve yakıt oksijen karışımını oluşturmak için karbüratöre gerek yoktur.
Yüksek mühendis olan Abdülkadir Özgür 1967 senesin de Türkiye'nin ilk %100 yerli dizel motorunu üretmiştir. Dizel ve benzinli motorlar teorik olarak birbirlerine benzerler. Her ikisi de yakıtlardan elde
edilen kimyasal enerjiyi mekanik enerjiye çeviren içten yanmalı motorlardır.
Elde edilen mekanik enerjiyi pistonları silindirlerin içinde yukarı aşağı doğru hareket ettirmektedir. Doğrusal hareket krank yardımıyla dairesel harekete dönüştürülerek arabanın ilerlemesi için tekerleklere iletilmektedir. Dizel motor veya benzinli motor her ikisi de yakıtı patlamayla enerjiye dönüştürürler. Aralarında ki fark ise patlamaları oluşturma biçimleridir. Benzinli motorda benzin havayla karıştırılır, silindire alınır ve patlama oluşturulmaktadır. Dizel motorda hava içeri alınarak sıkıştırılır, sonra yakıt püskürtülür sıkıştırılan hava ısınır ve yakıt kendiliğinden tutuşur. Direkt olarak silindirin içine yakıt püskürtülür. Motordaki enjektörler bu motorların en karmaşık oluşumudur. Enjektörler yüksek basınca ve ısıya dayanıklı olmalı silindirlerin içine yakıtı atomize olmuş şekilde ulaştırmalıdır.
Dizel motorlar da kızdırma bujileri bulunur. Kızdırma bujileri elektrik ile çalışır. Yanma odasında ki havayı ısıtarak motorun çalışması için uygun olan sıcaklık seviyelerine getirirler. Kızdırma bujileri motor çalışınca görevlerini tamamlarlar ve kapanırlar. Soğuk havalarda dizel motor biraz geç çalışabilir, bu yüzden kızdırma bujilerine ihtiyaç duyar.
0 Yorumlar