Altın Yumurtlayan Tavuk Masalı - İlginç Ve Eğitici Masallar

Bir varmış, bir yokmuş. Çok eski zamanlarda, bir çiftlikte çiftçi ile hanımı yaşarmış. Çiftçi ile hanımının çiftliği çok büyükmüş. Evleri de çiftliğin tam ortasındaymış. Geniş bahçelerinde besledikleri horozlar, tavuklar, kazlar, ördekler hindiler, inekler, koyunlar çiftçi ile hanımının neşesine neşe katarmış. Çiftçinin bir de tavuğu varmış ki çiftçi onu çok severmiş. Aslında bu tavuk tıpkı diğerlerine benziyormuş. Sapsarı tüyleri, kıpkırmızı ibiği ve minicik gagasıyla aynı diğer tavuklar gibiymiş.
Ama yumurtası diğer tavuklardan çok farklıymış. Çiftçinin bu sarı tavuğu her gün kocaman bir altın yumurta yumurtlarmış. Çiftçi ile hanımı her sabah sarı tavuğun yanına koşarlar, merakla onun başında beklerlermiş. Sarı tavuk yumurtlayıp da gıdaklamaya başladı mı, çok sevinirlermiş.


Altın yumurtlayan tavuk


Çiftçi yumurtayı hemen alır, şehre götürürmüş. Şehirdeki herkes, bu yumurtaya hayran kalırmış. Kuyumcu çok yüksek bir para ödeyerek çiftçiden yumurtayı satın alırmış. Çiftçi ile hanımı, altın yumurtlayan tavuğun yumurtalarını satarak çok zengin olmuşlar. Kendilerine daha büyük bir ev yapmışlar. Çiftliğe daha çok hayvan almışlar. Hayvanların ahırlarını, ağıllarını, kümeslerini büyütmüşler. Kocaman bahçenin etrafını uzun mu uzun bir çitle çevirmişler.

Dolaplarını çeşit çeşit giysilerle doldurmuşlar. Sofralarında da hiçbir şey eksik değilmiş. Ne isteseler alıyorlarmış. Artık keyiflerine diyecek yokmuş. Bir gün çiftliğe bir misafir gelmiş. Çiftçi ile hanımının zenginliğine çok şaşırmış. Onlar da misafire altın yumurtlayan tavuğu göstermişler. Bu tavuğun her gün bir tane altın yumurta yumurtladığını söylemişler. 

Misafir o gece çiftlikte kalmış. Sabah olunca çiftçi ile hanımının sarı tavuğun yumurtlamasını nasıl sabırsızlıkla beklediklerini görmüş. Sonra çiftçiye,

- Neden her gün böyle bekleyip duruyorsunuz? Bu tavuğu kes, o zaman içindeki altınların hepsi sizin olur, demiş ve ayrılıp gitmiş.

Misafir gittikten sonra çiftçinin hanımı,

- Ne duruyoruz, diye atılmış. Misafirin dediğini yapalım. Eğer bu tavuğu kesersek içindeki bütün altın yumurtalara kavuşuruz. O zaman zenginliğimize diyecek olmaz.

Hanımının söyledikleri çiftçinin de aklına yatmış. Ama yine de tavuğunu kesmeye kıyamamış. Günler böylece geçmiş. Çiftçi bir gün yine altın yumurtayı satmak için kuyumcuya gitmiş. Kuyumcu yumurtayı satın almış. Sonra,

- Her gün tek bir yumurtayı satmak için şehre iniyorsun. Böyle yapacağına, bu tavuğu kesip içindeki yumurtaların hepsini neden almıyorsun, demiş.

Çiftçi kuyumcunun sözlerini dinlemiş. Sonra eve gitmiş. Hanımına,

- Gerçekten de şu tavuğu kessem, ne iyi olacak. O zaman bütün yumurtalara sahip olacağız. Çok zengin olacağız, diye konuşmuş.

Hanımı da,

- Geç bile kaldın, demiş. Şimdiye kadar niye durduk sanki? Şu bıçağı al da, tavuğu keselim. Altın yumurtaların hepsine kavuşalım.

Çiftçi bıçağı almış. Altın yumurtlayan tavuğu yakalamış. Zavallı hayvanı kesivermiş. Çiftçi tavuğu kesmiş kesmesine ama içinden ne altın çıkmış ne de yumurta! Altın yumurtlayan tavuğun içi, tıpkı diğer tavukların içine benziyormuş. Çiftçi ile hanımı o zaman aç gözlülük ettiklerine pişman olmuşlar. Daha fazla zengin olacaklarını sanırken, ellerindeki tavuğu da kaybettiklerine çok üzülmüşler. Ama artık yapacakları hiçbir şey yokmuş.


Altın Yumurtlayan Tavuk

SORULAR

1. Çiftçi ile hanımı neden zengin olmuşlar?
a Altın yumurtlayan bir tavukları olduğu için.
b Büyük bir çiftlikleri olduğu için.
c Çok çalıştıkları için.

2. Çiftçi ile hanımının yaptığı yanlış nedir?
a Aç gözlü davranmak
b Para harcamaktan korkmak
c Altın yumurtlayan tavuğu başkalarına göstermek

3. Kuyumcu ne iş yapıyor?
a Altın alıp satıyor
b Yumurta alıp satıyor
c Kuyu kazıyor

4. Çiftçi altın yumurtlayan tavuğu neden kesiyor?
a Pişirmek için
b İçini altın yumurtalarla dolu sandığı için 
c Hanımından korktuğu için

5. Çiftçi altın yumurtlayan tavuğu kesince ne oldu?
a Bir daha hiç altın yumurtası olmadı.
b Altın yumurtaların hepsi onun oldu.
c Kuyumcu çok sevindi.

Yorum Gönder

0 Yorumlar